İLETİŞİM FAKÜLTESİ

Haberler

GAÜ'DEN

'KUZEY KIBRIS'TA "TELEVİZYONCULUK" NEDİR?' TARTIŞILDI.

'KUZEY KIBRIS'TA "TELEVİZYONCULUK" NEDİR?' TARTIŞILDI.

GAÜ İletişim Fakültesi ve Kariyer Merkezi Koordinatörlüğü tarafından  düzenlenen "KKTC’de Televizyonculuğun Güncel Değerlendirmesi Semineri "gerçekleşti.


GAÜ`den verilen bilgiye göre; Ülkemizdeki bazı  tv ve ajans kuruluşlarının genel yönetmenliklerini sürdüren alan uzmanları, akademisyen ve öğrencilerin bir araya geldiği seminerde; yayıncılık ile ülkemize ait  göstergeler ve onlara ait veriler tartışıldı. İlgi toplayan seminere; Kanal SİM Genel Yayın Yönetmeni Sami Özuslu, STAR Medya Grubu Yönetimi Başkanı Ali Özmen Sefa, Genç  Tv Genel Yayın Yönetmeni  Nazan Erişkin, Mağusa Haber Ajansı  Genel  Yönetmeni  Metin Ziya Güngör, Kıbrıs Tv ve Kıbrıs FM Genel Müdürü Mustafa Ersenal ile beraber devlet yayıncılığını temsilen BRTK Müdürü Meryem Özkurt katılırken; Davetli konuşmacı, Yayın Yüksek Kurulu Üyesi Feyzi Hansel de seminerde hazır bulunarak görüşlerini anlattı.


Girne Amerikan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kutsal Öztürk; Katılımcılara yönelik olarak yaptığı açılış konuşmasında medyanın  özgür olduğunda, çok büyük güç olduğuna inandığını vurgulayarak; "Bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, daha özgür bir medyaya sahiptir. Dolayısıyla, bu toplantıda ülkedeki  televizyonculuğun güncel sorunlarını değerlendirirken, özellikle basın özgürlüğünün çok önemli olduğunu kişisel kayıtlarımıza bir kez daha alacağız. Bu görüş ve veriler ile, medya organlarımızın özellikle halkın sesi olduğunu daha iyi kavrayacağız.” ifadelerini kullandı.

GAÜ İletişim Fakültesi Dekan Vekili Doç.Dr.Remziye Terkan ise; Konukların, sektördeki gerçek hayat deneyimlerini paylaşırken, kullanacakları samimiyet ölçüsünün, özellikle öğrenim durumundaki gençlerde değerli önseziler oluşturacağını belirterek; "yayıncılıkta konuların ele alınışı, işlenişi ve kamuoyuna yapılan paylaşımlar; toplumların da olaylara bakışını ve olayların da akışını hızlıca değiştirebilir. Bu bağlamda; KKTC` deki televizyonculuk süreci ve yayın politikalarının nasıl işlediği  ile ilgili yapılacak değerli yorum ve analizlerin, öğrencilerimizin güncel değerlendirimine büyük katkısının olacağı aşikardır." şeklinde konuştu.


Yapılan açılış konuşmalarından sonra, ilk sözü alan Yayın Yüksek Kurulu Üyesi Feyzi Hansel televizyon yayını yapmanın yüksek maliyete haiz olduğunu öne çıkartarak; içeriklerin, finansman ile ilintisinin önemine işaret etti. Hansel;" Radyo ve televizyonculuk,  milli değerleri ileriye götürecektir. Televizyonculuğu, arzu ettiğimiz gibi kurumsallaştıramadık ama, gelecek 10 yıl da da güzel yerlere geleceğiz." dedi.


Seminere, yayın kurum ve kuruluşlarına haber sağlayıcı bir konumda katılan, Mağusa Haber Ajansı (MHA) Genel Yayın Yönetmeni  Metin Ziya Güngör de öğrencilerin sorularını yanıtlarken;   "KKTC’de kanallara görüntülü haber geçen tek ajansın sahibiyim. Televizyonun mutfağında olan yapımcı bir kuruluşuz. Herhangi bir politika gütmüyoruz. KKTC’ de var olan tek özel haber ajansıyız.  Getirileri, yalnızca reklam olan ve devlet katkılı olmayan bir ajans olarak, 10  yıldır çalışmak çok kolay değil. Ajansı ilk açtığımda, yanlız ben çalışıyordum. Ancak, şu zaman diliminde yedi kişilik bir personel sayısına ulaşabildik." sözleri ile sektörel sıkıntılara dikkat çekti.


KKTC TELEVİZYONLARI NE DURUMDA?


Ülke televizyon yayıncılığının, resmi ve resmi olmayan hatlarının da tartışıldığı, ancak genel olarak rekabet koşullarının artçı, görünmeyen risklerinin, temsilciler aracılığı ile dillendirildiği seminerde;


 


Kuzey Kıbrıs`ta karasal ve uydu yayıncılığı ile kamuoyuna ulaşan içeriklerin genel sorumluluğunu üzerinde toplayan konuşmacılar şu değerlendirmelerde bulundu.


Kıbrıs Tv ve Kıbrıs FM Genel Müdürü Mustafa Ersenal:


"Medyanın ana görevi olan, halkı bilinçlendirme ve bilgilendirme eylemini gerçekleştirirken; bunu koşulsuz yapmasına bağlıyoruz.  Özellikle yayın kalitesi açısından, yeni atılımlara yönelmekteyiz. Medya kurumları, ne olursa olsun bağımsız ve nötr olmak durumundadır. Aksi takdirde,  medya kurumu işlevselliğini kaybeder."  


Genç Tv Genel Yayın Yönetmeni  Nazan Erişkin:


"Televizyonculuktan ne beklenmektedir? Ben bunun peşindeyim. Meslek; yerel gazeteleri ve yerel televizyon kanallarını takip etmekle ilk adım olarak başlar. KKTC de editöryel özgürlüğüm var. KKTC nin tanınmama durumu,  medyayı uluslararası anlamda olumsuz etkilemektedir. Artık medya ve televizyon çok farklı yerlere gidiyor. Artık telefonlarınızdan bile yaptığınız canlı yayınlar, sizlerin artık bir canlı yayın kuruluşu olduğunu bile ima eder." 


BRT Müdürü Meryem Özkurt:


"Sadece ben, devlet kurumunu temsil ediyorum, yani devletten katkı alarak, kamu hizmeti yayıncılığı yapan bir kurumun başındayım. Her şey aslında maddiyata da dayanmaz.  Kendi kurumuma öz eleştiri de yaparak, konuşuyorum. İçerik üretmek, dünyayı bilmek ister, ancak artık  içerik üretmek, zor değildir. Türkiye de,  KKTC de de montaj çok önemlidir. Özel kanallarımızın işleri daha zordur. Haber bulmada zorluk çekmiyoruz. Çünkü, haber yapmayı da çok iyi biliyoruz."


Kanal SİM  Genel Yayın Yönetmeni Sami Özuslu:


"KKTC`de şu an itibariyle 6‘ sı özel 2’si devlet kanalı olmak üzere, uydudan yayın yapan toplamda 8 televizyon kanalı, 40 civarında radyo sayısı ve günlük 20 gazete bulunmaktadır. Tanınıp, tanınmayacağımızın tartışma konusu olduğu ülkemizde yaşarken, bu sorun; bize medya da `ne istediğimize` de varamadığımız gibi bir sorun çıkarıyor. Türkiye de basın özgürlüğü ve gazetecilik yapılamadığı için, Kıbrıs `ta editörlerimiz de bundan şikayet ediyor. Bu ülke de gazetecilik, yalnızca idealist düşünceler oldukça ayakta kalacaktır."


STAR Medya Grubu Yönetimi Başkanı Ali Özmen Sefa: 


"Baştaki sıkıntımız rekabet.Aynı zamanda sektöre, dıştan bir rekabette var. Sosyal medyadan,internet televizyonculuğu,internet gazeteciliği vesaireden. Ama; esas sektör sıkıntımız, devletin ilgisizliğidir. İç rekabete değil, desteğe ihtiyacımız var. Devletin, Türkiye gibi büyük bir medyaya sahip olmasını istiyorsak, devletin buna destek çıkması lazım."