GAÜ’den Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliğine Mektup

Haberler

GAÜ'DEN

GAÜ’den Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliğine Mektup

GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar, Güney Kıbrıs Dış İşleri Bakanlığı’nın Web Sitesinde Yer Alan, KKTC Yüksek Öğretim Kurumlarına Yönelik Zarar Verici İfadelerin Kaldırılması İçin Avrupa Komisyonuna Mektup Gönderdi

GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciği Başkanı Georgios Markopoulitis’e Kıbrıs Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı’nın web sitesinde yeralan, KKTC yüksek öğretim kurumlarına yönelik zarar verici ifadeleri kaldırması için mektup gönderdi.

Akpınar kaleme aldığı mektubunda, Avrupa Komisyonu’nun Kıbrıs Türk toplumuna yönelik duruş ve yaklaşımına ters düşen, Güney Kıbrıs Dış İşleri Bakanlığı’nca yapılan haksız davranıştan dolayı memnuniyetsizliğini belirterek, ilgili yazının biran önce web sitesinden kaldırılmasını istedi.

GAÜ Kurucu Rektörü ve Yöneticiler Kurulu Başkanı Serhat Akpınar’ın Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciği Başkanı Georgios Markopoulitis’e gönderdiği mektup şu şekilde devam ediyor:

“Kıbrıs Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı internet sitesinin, adanın kuzey kısmında bulunan yüksek öğretim kurumlarına yönelik “zarar veren ifade” içerdiğine tanıklık ettik. İnternet sitesinde yer alan ifade “1974’ten beri Türk askeri işgali altında bulunan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne ait bölgedeki üniversiteler yasa dışı faaliyet yürüten eğitim kurumlarıdır. Bu üniversitelerin değerlendirilmesi, denkliği ve tanınmışlığı yasal olmayan KKTC’nin sözde kurumlarınca sağlanmaktadır. Sonuç olarak, uluslararsı tanınmışlığa sahip eğitim yada genel olarak uluslararası toplum üyeleri tarafından kabul edilemezler.”

Bu, ilk ve en öncelikli olarak, Kıbrıs Türk toplumunun haklarını ihlal ederken, kuzey ekonomisinin temel sektörlerinden biri olan Eğitime, siyasi ve psİkolojik ambargolar uygulayarak, manidar bir zaman olan toplumların barış görüşmeleri yaptığı bu dönemde iyi niyetten de uzaktır. Buna ek olarak, uluslararası tanınmışlık konusunda idda edilen olumsuz ifade gerçeklikten uzaktır. Öyle ki üniversitemizin, ECBE (Avrupa İşletme Eğitimi Kurulu), ASIIN (Mühendislik, Bilişim/Bilgisayar, Doğal Bilimler ve Matematik Programları Denkliği), UK NARIC (Ulusal Akademik Tanınmışlık Bilgi Merkezi, İngiltere), IACBE (Uluslararası İşletme Eğitimi Asamblesi, ABD), UNWTO (Dünya Turizm Örgütü, BM), IAU (Uluslararası Üniversiteler Birliği), FUIW (İslam Dünyası Üniversiteler Federasyonu), EFMD (Avrupa İşletme Federasyonu), ACBSP (İşletme Eğitimi ve Programları Asamblesi), IVETA (Uluslararası Meslek Yüksek Okulu ve Eğitimi Birliği), ECIS (Avrupa Okullar Birliği Daimi Üyesi), EURHODIP (Avrupa Lider Otelcilik Okulları Birliği), EDUNIVERSAL (İşletme Okulu ve Dünya Üniversite Sıralaması ), EAQUALS (Dil Hizmetlerinde Kalite Değerlendirme ve Akreditasyon Kurumu), EDEXCEL (A Levels, GCSEs, BTECs & BTEC Derecelendirme Örgütü), YÖK (Türkiye Yüksek Öğretim Kurulu) gibi uluslararası denklik kuruluşlarınca akredite edilmiş ve dünya sıralamalarında yer almaktadır.
Üniversitemizde 85 farklı ülkeden toplamda 10,750 öğrencinin eğitim görmekte olduğunu ve 20,000’e yakın sayıda öğrencimizin de üniveristemizden mezun olduğunu vurgulamakta fayda vardır. Güney Kıbrıs Dış İşleri Bakanlığıresmi internet sitesinde böylesi yalan yanlış bir ifadenin yer almasına müsade etmek, aslında bu öğrencilerin eğitim ve çalışma haklarını ihlal etmektedir. Adanın kuzeyine haksız uygulanan siyasi ambargolar hiçbir şekilde eğitime dayatılmamalı ve Kıbrıslı Türk öğrencilerin VE /veya diğer uyruklu öğrencilerin eğitim haklarını engellememelidir.

1 Mayıs 2004 tarihinde Kıbrıs’ın de-facto bölünmüş ada olarak AB’ye kabulüne müteakip, Genel İlişkiler Konseyi’nin Kıbrıs Türk toplumuna dair hazırladığı AB politikası şöyledir:

“Kıbrıs Türk toplumu, Avrupa Birliği’yle bir gelecek istediklerini açık bir şekilde ortaya koydular. Konsey Kıbrıs Türk toplumunun izolasyonuna bir son vermek ve Kıbrıs Türk toplumunun ekonomik olarak kalkınmasını destekleyerek Kıbrıs’ın yeniden birleşmesini kolaylaştırmak istemektedir. Konsey, Komisyonu bu amaca yönelik olarak kapsamlı tekliflerde bulunmaya ve bu bağlamda özellikle de adanın ekonomik olarak bütünleşmesine ve iki toplum arasında ve AB ile olan iletişimi iyileştirmeye odaklanmasını istedi.”

Netice itibari ile Avrupa Birliği tarafından, Kıbrıs Türk toplumunun AB’ye ekonomik ve sosyal entegrasyonunu iyileştirmek, ve adadaki her iki toplum arasındaki barışı sağlamayı kolaylaştırmak adına mali yardım tüzüğü ve yeşil hat tüzüğü yürürlüğe geçirilmiştir. Buna bağlı olarak 2004’ten beri Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği, Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum toplumları arasındaki iki toplumlu mükâlemenin gelişmesi adına önemli çaba sarfetmiştir. Buna rağmen, adanın kuzey kısmında yer alan yüksek öğretim kurumlarına uygulanan bariz ambargolar bulunmakta olup, Güney Kıbrıs Dış İşleri Bakanlığı’nın yukarıda belirtilen ifadesi bunun aşikar bir örneğidir. Eş zamanlı olarak, bu örnek, Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği’nin, olumlu yaklaşımına uygunsuz olup, toplumun AB’ye karşı olan güveninin sorgulamasına dahi sebebiyet verebileceğine dikkat çekerek gerekli duyarlılığın ve yardımın ortaya konarak var olan hatanın ivedilikle çözülmesine ihtiyaç duyulduğunu belirtirim.
Saygılarımla,

Serhat Akpınar
Yöneticiler Kurulu Başkanı